Kapına geldim. Ve ben, ben olmaktan vazgeçtim. Yeter ki sen “Kim o?” de. Kim olmamı istiyorsan o olmaya geldim. /Mevlana/
“Çok değil kısa zaman önce. Bir masal yeşerdi içimde.” Diye başlar bizim masalımız. Başlangıcı 25.09.2008 e dayanır. Sonu henüz yazılmadı.
İnsan sevince güzelleşiyor. Bakın nasıl oluyor.
7 Kasım 2009… Sabah erkenden uyandık. Güne “Günaydın BitanemMm” le başladık. Herkeste bir telaş, bir heyecan, bir mutluluk, bir gözyaşı. Kabuğuna sığamıyor insanlar. Neden?
Z&Z BİZ OLMAYA KARAR VERMİŞ.
Sana doyamam, kıyamam artık olamaz.
Seni benim elimden kimse alamaz. BİZ ikimiz ballı kaymak gibiyiz. |
Öyle bir aşk ki, en kızgın babayı dize getirmiş, küsleri barıştırmış, yürümeye dermanı olmayan nineleri 3 kat merdiven çıkarmış,..
O sabah herkes bir heyecanla hazırlanmış. Bu masalın kahramanları da kendilerine en yakışan kıyafetleri giymişler. Saat öğleyi gösterdiğinde Ihlamur Kasrı bu iki aşığın BİZ olmuş haline tanıklık etmiş, fotoğraflarına manzara olmuş.
Kız evinde adetler yerine getirilmiş ve imzaları atmaya gidilmiş.
Çok değil tam da 6 yıl önce göz göze “EVET” dedik biz. 6 koca yıla büyük mutluluklar, hüzünler, neler neler sığdırdık. BİZ olduk. El ele, göz göze başladı hikayemiz ve sonu henüz yazılmadı.
Gözlerinden kalbine indiğimde kendimi gördüm ben. Ben sende bir ben gördüm ki aşık olmamak elde değil. Öyle sevdim seni. Sevdikçe güzelleştik, güzelleşti evren. Sevdikçe büyüdü yüreğimiz. BİZ olduk. Gözlerimiz bir gördü, ellerimiz kavustu. Yüreğimiz bir söyledi, AŞK dedi, o da bir heceliydi..
Zehra DÖRTER